• Hotline: +3 (092) 508-38-01
  • Address: 23, Medical Str., New York, USA
  • Mon-Sat: 8:00AM - 7:00PM
Çocuklarda Kalp Hastalığı Belirtileri
  • 0

Doğumsal Kalp Hastalıkları

Ülkemizde 7-14 Şubat doğumsal kalp hastalıkları farkındalık haftası olarak kabul ediliyor. Tüm toplumda doğumsal kalp hastalıklarına farkındalık yaratmak amacıyla bir dizi etkinlik düzenleniyor. Doğumsal kalp hastalıkları nadir karşılaşılan bir durum gibi görünsede ülkemizde her yıl 15 bin bebek kalp hastalığıyla dünyaya geliyor. Bebeklerin kalp sorunlarının erken aşamada fark edilmesi ve doğru tedavinin planlanması oldukça büyük bir önem arz ediyor.

Doğumsal Kalp Hastalıkları Hayati Risk Taşıyor

Tüm dünyada her yıl 1 milyondan fazla bebek kalp hastası olarak dünyaya geliyor. Bu hastalıklar yenidoğanlar için hayati risk taşıyor. 200’ü aşkın doğumsal kalp hastalığı var. En sık görülenleriyse şöyle:

  • Kalbin odacıkları arasındaki delikler
  • Kalbin akciğerlere giden ve kan dağılımını sağlayan damarlardaki darlıklar
  • Karıncık ile kulakçıkların gelişim bozuklukları

Hastalığı Anne Karnında Tespit Etmek Mümkün

Hamileliğin 18-20. haftalarından itibaren fetal ekokardiyografi adı verilen ultrasonografik yöntemle doğumsal kalp hastalıkları taranabiliyor. Bir hastalık söz konusuysa tanısı konulabiliyor. Bu durumda doğumun uygun merkezlerde gerçekleştirilmesi ve doğumdan hemen sonra gerekli müdahalelerin yapılması gerekiyor. Doğumdan sonra bu bebeklerin fizik muayenesi yapılıyor, ekokardiyografileri çekiliyor. Gerek görülürse ilave olarak anjiyografi ve tomografi gibi ileri tetkiklerde uygulanabiliyor. Doğumsal kalp hastalıklarında her 3 bebekten 1’ine doğumdan hemen sonra ilk ayda müdahale etmek gerekiyor. 

Belirtiler

Doğumsal kalp hastalıklarının birçok alt tipi mevcut ve her bir hastalık kendini farklı semptomlarla belli edebiliyor. Öyle ki hastalığın şiddeti doğrultusunda bazı çocuklarda yıllar sonra ortaya çıkabiliyor. Örneğin kalbin odacıkları arasındaki delikler büyüklüklerine göre, farklı zamanlarda farklı bulgularla gelişebiliyor. Rutin kontroller sırasında muayenede belirti vermeyen, ancak kalbin rezervleri bittiğinde belirti veren nadir hastalıklar dahi söz konusu…

Bu nedenle yenidoğan döneminden itibaren bebeklerin rutin muayenelerinin periyodik olarak yapılması oldukça önemli. Ayrıca ailelerin de bazı belirtileri gözden kaçırmamaları büyük önem taşıyor. Doğumsal kalp hastalıkları farklı dönemlerde farklı belirtilerle kendini gösterebiliyor. Bu belirtiler nelerdir?

Yenidoğan dönemi:

  • Anneyi emerken çabuk yorulma ve sorun yaşama
  • Sık nefes alıp verme
  • Morarma
  • Yeterli kilo alamama

Süt çocukluğu dönemi:

  • Sık alt solunum yolu enfeksiyonu geçirmek,
  • Büyüme problemleri, gelişim geriliği
  • Aşırı terleme
  • Solunum ve kalp hızının normalin üzerinde olması
  • Çabuk yorulma
  • Dudak ve ağız içi morarma

Okul çağı dönemi:

  • Çabuk yorulma
  • Sık geçirilen akciğer enfeksiyonları
  • Bayılma
  • Efor veya spor aktivitesi ile oluşan göğüs ağrısı

Tedavi

Doğumsal kalp hastalıklarının tedavisinde temel olarak 3 farklı yöntem söz konusu: ilaç, anjiyografi (girişimsel müdahale) ve ameliyat. Hangi tedavi seçeneği ile devam edileceğine hastalığın teşhis edilme zamanı, şiddeti ve başka bir doğumsal anomalinin var olup olmadığına göre karar vermek gerekiyor.

Sağlık teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sayesinde doğumsal kalp hastalıklarının büyük bölümünü günümüzde başarıyla tedavi edilebiliyor.

Sık Görülen Doğumsal Kalp Hastalıkları

Ortalama her 100 yenidoğandan biri hayata gözlerini doğumsal bir kalp hastalığına sahip olarak açar. Konjenital kalp hastalıklarının bazıları yaşam boyunca herhangi bir sorun çıkarmaz. Bazıları çocukluk döneminde kendini gösterir. Ancak bir tedaviye ihtiyaç duymaz. Ancak bazı konjenital kalp hastalıkları hayatı tehdit eder. Girişimsel veya cerrahi olarak tedavi edilmeleri gerekir. Biz de bu yazımızda bu tür konjenital kalp hastalıklarına değindik.

Atrial Septal Defekt (ASD)

Kalpte bulunan kulakçıkları birbirinden ayıran septum duvarının iyi gelişmemesi durumudur. Bunun sonucunda da iki kulakçık birbiri ile etkileşim halinde olur. Kalbin sağ tarafında normalden daha fazla bir kan akışı meydana gelir. Bu da hastada sağ kalp yetmezliğine neden olabilir. Çocukta bitkinlik, çabuk yorulma gibi semptomlar görülür. Bu anomalinin okul çağı öncesinde düzeltilmesi gerekir. Girişimsel olarak anjiyo ile bu delik kapatılabileceği gibi açık cerrahi ile de çocuk tedavi edilebilir.

Ventriküler Septal Defekt (VSD)

Kalpte bulunan karıncıkları birbirinden ayıran septum duvarındaki açıklıktır. Bu anomalide de kan geçişi sol karıncıktan sağ karıncığa doğrudur. Bu yüzden de sağ karıncıktan akan kan normalden  daha fazladır. VSD, ASD’ye göre daha ağır seyreder. Belirtiler daha çabuk ve daha belirgin bir şekilde ortaya çıkar.  Karıncıktaki bu deliğin kapatılması gerekir.

Büyük Damarların Ters Çıkışı (TGA)

Sağlıklı bir bebekte vücuda temiz kan taşıyan aort damarı kalbin sol karıncığından çıkar. Akciğere kirli kan taşıyan pulmoner arter damarı da kalbin sağ karıncığından çıkar. TGA hastalığında bunun tam tersi görülür. TGA’da aort damarı kalbin sol değil sağ karıncığından çıkmıştır. Pulmoner arter damar da kalbin sağ değil sol karıncığından çıkmıştır.

Bu hastalık kendini bebek doğduktan birkaç gün sonra görülen morarma ile gösterir. İlk 10 gün içinde ameliyat edilmeleri gerekir. Ameliyatla damarlar olması gereken yere takılır. Zamanında yapılan ameliyatlar sayesinde bebek sağlıklı bir kalbe ve yaşama sahip olur. Bu nedenle ameliyatın yaşamın ilk 10 günü içinde yapılması çok kritiktir. 

Atrioventriküler Septal Defekt (AVSD)

ASD ve VSD’nin bir arada görülmesidir. AVSD hastalarında hem kulakçıklar hem de karıncıklar arasında açıklık vardır. Ayrıca kalbin içindeki kapaklarda da bozukluk vardır. Bu hastalarda kalpte iki kapak değil, tek bir kapak gelişmiştir. Böyle bebeklerin,  yaşamın ilk 6 ayı içinde ameliyat edilmeleri gerekir.

AVSD, down sendromlu çocuklarda sık görülür.  Bu nedenle down sendromlu çocukların mutlaka bir çocuk kardiyoloji uzmanı tarafından kontrol edilmesi gerekir.

Patent Duktus Arteriosus (PDA)

PDA, anne karnındaki bebeğin kan dağıtımında etkili olan bir damardır. Doğumdan sonraki ilk 24 saat içinde bu damar kendiliğinden kapanır. Kapanmaz ise akciğere normalden fazla kan gidebilir. Çocukta kalp yetmezliği bulguları görülebilir. Ameliyatla doğumdan sonra kendiliğinden kapanması gereken PDA bağlanarak kapatılır.

Aort Kapak Patolojileri

Kalpten çıkıp vücuda giden aort damarı ile kalp arasındaki kapağa aort kapağı adı verilir.  Bu kapak temiz kanın kalpten çıktıktan sonra kalbe dönmesini engeller. Bazen doğumsal olarak bu kapakta yapısal sorunlar olabilir. Darlık veya yetmezlik görülebilir. Hastalık çabuk yorulma, çarpıntı, göğüs ağrısı ile kendini gösterir. Böyle hastalarda aort kapağının tamir edilmesi gerekir. Tamiri mümkün değilse kapak tamamen değiştirilir. İşlev görmeyen aort kapağı yerine mekanik veya biyolojik yeni bir kapak takılabilir.

Add Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *